Rahmin içinde oluşan miyomların, hamileliğin buraya yerleşmesinde başarısızlığa sebep olacağında ve bununla beraber hamileliğin oluşmasını engellenmesinde edeceği etki ile ilgili olarak uzmanlar bir görüş birliğine varmıştır. Rahminin kas tabakasına yerleşen miyomların ise, kadının hamileliği sağlayamaması konusundaki ilişkisi tam anlamı ile saptanamamıştır. Rahim duvarının dışında yerleşim gösteren miyomların ise, ortaya çıkacak olan hamilelik ile herhangi bir alakası bulunmaz. Bunun sebebi ise, hamileliğin rahimde gelişim göstermesi ile alakalıdır.
Kadınlarda çok sık karşılaşılan patojilerden biri olan miyomlar, genellikle 20 ile 35 yaşları arasında olan kadınlarda rastlanmaktadır. Bununla beraber, 35 ile 45 yaş arasındaki kadınlarda daha çok görülmektedir. Kadında yaşın ilerlemesi ile beraber, miyomların etkisi daha da artmaya başlar.
Kadınların hamile olamama durumunda gerçekleştirilen çeşitli araştırmalar sonucunda, bunlardan sadece % 10 luk bir kısmında miyom saptanmıştır. Bu oranın dışında kalanlarda ise, hamileliğe herhangi bir engel teşkil etmediği için, miyomların bütün kadınlarda olmasa da, bazı kadınlarda hamileliğin oluşmasına engel olduğu görüşü oldukça fazladır. Ancak bu kadınların, kesin bir şekilde belirlenmesi de, ne yazık ki mümkün değildir. Bu sebepten dolayı da, kısırlık sorunu olan kadınların, miyomlar açısından da değerlendirme altına alınması gerekir. Miyomların çıkarılarak temizlenmesi ile beraber, kadında kısırlığa olan bulgu yok edildiğinden dolayı, hamileliğin sağlanması mümkün olabilir.
Miyomlar, rahimde birçok bölgelerde oluşum gösteririr. Rahmin içinde, dış yüzeyi veya rahim kas tabakasına yerleşebilirler. Rahmin kas tabakası içerisinde olanlar ise, tüplere yakın olan bölgelere yerleşim gösterdiği zaman tüplerde tıkanıklığa ve görevini yapamamasına sebep olabilir. Bunun her iki tüpü etkilemesi halinde de, hamileliğin elde edilmesine engel olabilirler. Bu çok az olsa dahi, bazı kadınlarda etkili sağlayabilmektedir.
Miyomlar, rahim ağzının şeklini ve yerleşimini olumsuz bir şekilde etkilediği zaman, spermlerin rahim ağzından ilerleyerek rahmin içine geçmesine engel oldukları durumda, hamileliğin rahimde yerleşimine de otomatikman engel olurlar.
Rahmin iç kısmında hamileliğin yerleşim göstereceği endometrial kavitenin daha fazla gelişmesine ve bölgenin bozulmasına sebebiyet veren miyomlar, spermlerin ilerlemesine ve hamileliğin rahimde yerleşmesine engel olabilir.
Tüplere yakın bir bölgeye yerleşen miyomlar, tüplerde tıkanıklığın meydana gelmesine ve dolayısı ile hamileliğin oluşmasına engel olur.
Tüplerin ve yumurtalıkların arasında bulunan anatominin bozulmasına neden olurlar ise, yumurtanın bu bölgede yakalanmasına ve tüplerde ilerleyerek rahme yerleşmesine engel olabilir.
Rahim içine yerleşen miyomlar, iç tabakada kanlanma olmasına ve şeklinin bozulmasına sebep olarak, hamileliğin rahimde yerleşmesine engel teşkil edebilirler.
Bununla beraber, rahmin iç boşluğunda inflamasyona da sebep olurlar.
Hamilelik döneminde, rahmin hücrelerinde meydana gelen değişiklik sebebi ile, rahmin büyümesi miyomların büyüklüğüne etki eder. Bu dönem içerisinde miyomların yaklaşık olarak % 60 ının, büyüklüğünde farklılıklara rastlanır. Kısacası, hamilelik döneminde 5 cm den büyük bir miyomu olan her 3 kadından 1 inin, miyomunda biraz daha büyüme gözlenir. Genellikle de hamilelik döneminin ilk ayı içerisinde miyomların boyunda büyüme gerçekleşir. Bu miyomlarda meydana gelen hızlı büyüme beslenmelerini bozduğu için büyüklükleri % 10 civarında küçülebilir. Bu durumda miyom dejenerasyonu ortaya çıkar. Yani miyomlarda bozulmaların meydana gelmesi de söz konusu olur.
Miyomların kısırlık üzerinde meydana getirdikleri etkileri ve hamilelik dönemi içerisinde bir takım sorunların meydana gelmesine sebep olması açısından, çok fazla görüşler bulunur. Ancak bu konuda, kesin olarak bilinen, miyomların kadını hamile olma sürecinde ve hamile olduktan sonra da etkilediğidir. Bazı sorunlar miyomu olan kadınlarda, olmayanlara göre daha çok görülmektedir.
Bu kadınlarda;
Bugüne kadar geçekleştirilen araştırma sonucunda, miyomların kısırlık yaptığı ile alakalı net bir sonuç olmadığı halde, kadınların kısırlık tedavisinde miyomların çıkarılması ile beraber, hamile olabilme şanslarının arttığını gösteren bilgilere rastlanmıştır. Bu konuda en fazla etki sağlayan miyomlar, rahmin içerisine yerleşmiş olan submüköz miyomlardır.
Bu tür miyomlar kısırlık üzerinde daha çok etki oluşturur. Rahmin kas tabakasında ve dışında yerleşim gösteren miyomlarda, kısırlık üzerinde de etkili olabilir.
Hamile anne adaylarının, uzun yıllar boyunca kontrol ve takip altına alınması sonucunda, miyomu olan kadınlarda düşük riskinin daha çok olduğu tespit edilmiştir. Ancak bu bilimsel olarak kanıtlanmamıştır. Rahmin içine yerleşmiş olan submüköz miyomların, düşük riskini daha çok tetiklediği de belirlenmiştir. Burada miyomların sayısı ile büyüklüğü dışında, düşük riski bulunur.